6 Şubat 2023 saat 04.17’de ülkemiz için çok acı bir
güne uyandık. Merkez üssü Pazarcık (Kahramanmaraş) olan MW 7.7 büyüklüğünde Ölü
Deniz Fay Zonunun kuzey ucundaki Narlı Segmentinde deprem meydana gelmiştir.
Depremin sığ olması yıkıcılığı arttırmıştır. Kış mevsiminde ve herkesin uykuda
olduğu bir saatte meydana gelmiş olması kayıpları arttırmıştır. Depremden en
çok etkilenen iller şu şekildedir: Kahramanmaraş, Gaziantep, Malatya, Diyarbakır,
Kilis, Şanlıurfa, Adıyaman, Hatay, Osmaniye, Adana, Elazığ.
Aynı gün saat 13:24’de merkez üssü Elbistan
(Kahramanmaraş) olan MW 7.6 büyüklüğünde Doğu Anadolu Fayından ayrılan bir kol
olan Çardak Fayında deprem meydana gelmiştir. Dokuz saatlik arayla meydana
gelen bu ikinci deprem sonucunda, hasarlı çok sayıda bina yıkılmıştır.
Depremlerde Doğu Anadolu, Güneydoğu Anadolu, İç
Anadolu ve Akdeniz Bölgesinde birçok il sallandı. Yüzyılın en kötü doğal afeti ile Türkiye olarak hepimiz yastayız.
Türkiye Deprem Tehlike Haritasına linkten ulaşılabilmektedir: https://www.afad.gov.tr/turkiye-deprem-tehlike-haritasi
Türkiye’de yerleşimin çoğunun zarar verebilen deprem alanları üzerinde
yerleştiği, ülke olarak deprem coğrafyasında yaşadığımız deprem haritasından
görülmektedir.
Türkiye Bina Deprem Yönetmeliği’ne linkten ulaşılabilmektedir: https://www.resmigazete.gov.tr/eskiler/2018/03/20180318M1-2.htm
Genel risklere bakacak olursak;
Yerleşim yerinin aktif fay zonuna yakınlığı, zemin etüdü yetersizliği, zemin
koşullarının sıvılaşmaya müsait olması, yer altı su seviyesinin yüksekliği, kentsel
boşlukların yetersizliği, ruhsatsız yapılar, zemin şartlarına uygun olmayan yüksek katlı yapılar, eski
yapılar, yapılarda kolonların sonradan kesilmesi, yetersiz denetim vb.
Afete dirençli yerleşimler için;
Zemin etüdü, imar planlaması, yapılaşma ve denetimin ehil kişilerce
yapılarak, depreme karşı proaktif yaklaşım uygulanamaz mı?