9 Nisan 2025 Çarşamba

Mesleki Eğitim ve Mesleki Yeterlilik Değerlendirme Diyagramı

 -6331 Sayılı İş Sağlığı ve Güvenliği Kanunu,

-Tehlikeli ve Çok Tehlikeli İşlerde Çalışanların Mesleki Eğitimlerine Dair Yönetmelik (diyagramda adı geçen yönetmelik),

-5544 sayılı Mesleki Yeterlilik Kurumu Kanunu hepsi incelendiği zaman şu şekilde bir akış diyagramı oluşuyor:


Mesleki Eğitim ve Mesleki Yeterlilik arasındaki fark nedir?

MESLEKİ EĞİTİM

6331 sayılı kanuna göre; (İş Sağlığı ve Güvenliği Kanunu’nun 17. maddesi 3. fıkrasına göre;)

“Mesleki eğitim alma zorunluluğu bulunan tehlikeli ve çok tehlikeli sınıfta yer alan işlerde, yapacağı işle ilgili mesleki eğitim aldığını belgeleyemeyenler çalıştırılamaz.”

Mesleki eğitim alma zorunluluğu bulunan tehlikeli ve çok tehlikeli sınıfta yer alan işler neler?

Tehlikeli ve Çok Tehlikeli İşlerde Çalışanların Mesleki Eğitimlerine Dair Yönetmeliğin Ek-1 çizelgesinde yer alan işlerde fiilen çalıştırılacakların, yaptığı işe uygun ve Yönetmeliğin 6. maddesinde tanımlanan belgelerden birisine sahip olmaları zorunludur.

Yönetmelik: MevzuatBilgi Sistemi

Yönetmelikte 109 meslek grubu var. Örneğin Metal, kimya, elektrik, nakliye, boşaltma ve yükleme işleri de bu listede yer alıyor.

Yönetmeliğin 6. Maddesi de şu şekildedir:

“Mesleki eğitimin belgelendirilmesi

MADDE 6 – (1) Ek-1 çizelgede yer alan işlerde fiilen çalıştırılacakların, yaptığı işe uygun aşağıda belirtilen belgelerden birisine sahip olmaları zorunludur:

a) 3308 sayılı Mesleki Eğitim Kanununa göre verilen diploma, bitirme belgesi, yetki belgesi, sertifika, bağımsız işyeri açma belgesi, kalfalık, ustalık ve usta öğreticilik belgelerinden birisi,

b) 12/3/2013 tarihli ve 28585 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanan Aktif İşgücü Hizmetleri Yönetmeliğine göre mesleki eğitim kursları veya mesleki eğitim modülü/kursları ile eşit süreli olmak koşuluyla işbaşı eğitim programları sonucu alınan belgeler,

c) Millî Eğitim Bakanlığı veya Millî Eğitim Bakanlığı tarafından yetkilendirilen kurumlarca verilen operatör belgesi ve sürücü belgesi,

ç) 11/7/2002 tarihli ve 24812 sayılı Resmî Gazete'de yayımlanan Patlayıcı Madde Ateşleyici Yeterlilik Belgesinin Verilmesi Esas ve Usullerinin Belirlenmesi Hakkında Yönetmelik kapsamında alınan ateşleyici yeterlilik belgesi,

d) Kuruluş kanunlarında veya ilgili kanunlarca yetkilendirilmiş kamu kurum ve kuruluşları tarafından düzenlenen eğitim faaliyetleri sonucunda verilen belgeler,

e) Millî Eğitim Bakanlığının ilgili biriminin onayının alınması şartıyla; kamu kurumu niteliğindeki meslek kuruluşları, eğitim amaçlı faaliyet gösteren vakıf ve dernekler, işçi ve işveren kuruluşları ile bünyelerinde kurulu iktisadi işletmeler, işçi ve işveren kuruluşları tarafından Türk Ticaret Kanunu hükümlerine göre kurulmuş eğitim amaçlı şirketler ve işveren tarafından düzenlenen eğitim faaliyetleri sonucunda verilen belgeler,

f) Uluslararası kurum ve kuruluşlardan alınan ve Millî Eğitim Bakanlığı tarafından denkliği sağlanan belgeler,

g) (Değişik:RG-11/5/2017-30063) 15/10/2015 tarihli ve 29503 sayılı Resmî Gazete'de yayımlanan Mesleki Yeterlilik Kurumu Sınav, Ölçme, Değerlendirme ve Belgelendirme Yönetmeliği kapsamında verilen meslekî yeterlilik belgeleri,

(2) (Değişik:RG-11/5/2017-30063) Bu Yönetmelik kapsamına giren işlerde, Sosyal Güvenlik Kurumuna ait kayıtlar esas alınarak 1/5/2017 tarihinden önce çalışmaya başlayanlar, Millî Eğitim Bakanlığı ile birinci fıkranın (e) bendinde sayılan kurum ve kuruluşlar arasında yapılacak protokoller çerçevesinde verilecek en az 32 saatlik eğitim modüllerini tamamlayarak belgelendirilmeleri halinde bu Yönetmelik kapsamında mesleki eğitim almış olarak kabul edilir.

(3) 22/5/2003 tarihli ve 4857 sayılı İş Kanununa göre istihdam edilecekler hariç olmak üzere, kamu kurum ve kuruluşlarında çalışacaklar için gerekli olan mesleki eğitim belgeleri kurum ve kuruluşlarca önceden belirlenir ve işe alımlar bu esaslar da göz önünde bulundurularak yapılır.”

 

MESLEKİ YETERLİLİK

5544 sayılı Mesleki Yeterlilik Kurumu Kanunu bazı meslekler için de Meslekî Yeterlilik Belgesi zorunlu hale getirilmiştir. 204 meslekte zorunlu.

Eğer Mesleğin MYK Zorunluluğu varsa? Muafiyet_Tablosu_204_meslek.pdf

- Ustalık Belgesi

- Mesleki ve Teknik Eğitim Diploması

- MYK Belgesi istenebilir.

16 Ocak 2025 Perşembe

6331 Sayılı İş Sağlığı ve Güvenliği Kanununda Değişiklik (15 Ocak 2025)

 15 Ocak 2025 tarihli Resmi Gazete'de yayınlanan 7538 Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun ile 6331 sayılı kanunda aşağıdaki değişiklikler olmuştur.

"MADDE 18- 20/6/2012 tarihli ve 6331 sayılı İş Sağlığı ve Güvenliği Kanununun 3 üncü maddesinin birinci fıkrasının (d) ve (ş) bentleri aşağıdaki şekilde değiştirilmiş ve fıkraya aşağıdaki bentler eklenmiştir.

“d) Eğitim kurumu: Bu Kanun ile bu Kanuna dayanılarak düzenlenen alt mevzuat hükümleri uyarınca eğitim vermek üzere Bakanlıkça yetkilendirilmiş kurum ve kuruluşları,”

“ş) Diğer sağlık personeli: İş sağlığı ve güvenliği hizmetlerinde görevlendirilmek üzere Bakanlıkça yetkilendirilmiş, diğer sağlık personeli belgesine sahip ebe, hemşire, sağlık memuru, acil tıp teknikeri, acil tıp teknisyeni, çevre sağlığı teknikeri veya çevre sağlığı teknisyeni diplomasına sahip olan kişileri,”

“t) Çalışan sağlığı merkezi (ÇASMER): Sağlık Bakanlığına bağlı, işyerlerine iş sağlığı ve güvenliği hizmetleri sunmak üzere bu Kanun kapsamında Bakanlıkça yetkilendirilen, gerekli donanım ve personele sahip birimi,

u) Ekipman muayene kuruluşu: İşin yapılmasında kullanılan her türlü makine, alet, ekipman, tesis, teçhizat, cihaz ve koruyucu sistemlerin iş sağlığı ve güvenliği yönünden; mevzuat, ilgili standart ve kontrol kriterlerine uygun kullanımının sağlanması ve sürdürülmesi adına bakım veya muayene, test ve kontrol yapmak üzere Bakanlıkça yetkilendirilen kuruluşları,”

MADDE 19- 6331 sayılı Kanunun 6 ncı maddesinin birinci fıkrasının (a) bendinin ikinci cümlesinde yer alan “birimlerinden” ibaresinden sonra gelmek üzere “veya ÇASMER’lerden” ibaresi ve maddeye aşağıdaki fıkra eklenmiştir.

“(5) Bu maddenin uygulanmasına ilişkin usul ve esaslar Bakanlıkça belirlenir.”

MADDE 20- 6331 sayılı Kanunun 8 inci maddesinin ikinci fıkrasının üçüncü cümlesinde yer alan “veya iş güvenliği uzmanınca,” ibaresi “, iş güvenliği uzmanı ve/veya ortak sağlık ve güvenlik birimi yönetimi tarafından” şeklinde değiştirilmiş ve dördüncü cümlesinde yer alan “süreyle” ibaresinden sonra gelmek üzere “; ortak sağlık ve güvenlik biriminin yetki belgesi altı ay, tekrarında ise bir yıl süreyle” ibaresi eklenmiştir.

MADDE 21- 6331 sayılı Kanunun 15 inci maddesinin üçüncü fıkrasının ikinci cümlesinde yer alan “kamu hizmet sunucuları veya aile hekimlerinden de” ibaresi “ÇASMER’lerden, aile hekimlerinden veya diğer kamu sağlık hizmeti sunucularından da” şeklinde değiştirilmiştir.

MADDE 22- 6331 sayılı Kanunun 31 inci maddesinin madde başlığında yer alan “ihtar” ibaresinden sonra gelmek üzere “, askı” ibaresi eklenmiş ve birinci fıkrasında yer alan “İş sağlığı ve güvenliği hizmeti sunan, ölçüm ve analizleri yapan kişi, kurum, kuruluşlar ve eğitim kurumları ile ilgili olarak” ibaresi “Bu Kanun kapsamında yetkilendirilen veya belgelendirilen kişi ve kuruluşlara yönelik” şeklinde değiştirilmiştir."


6331 sayılı Kanunun 8 inci maddesinin ikinci fıkrasının üçüncü cümlesi:
"Bildirilen eksiklik ve aksaklıkların acil durdurmayı gerektirmesi veya yangın, patlama, göçme, kimyasal sızıntı ve benzeri acil ve hayati tehlike arz etmesi, meslek hastalığına sebep olabilecek ortamların bulunmasına rağmen işveren tarafından gerekli tedbirlerin alınmaması hâlinde, bu durum işyeri hekimi, iş güvenliği uzmanı ve/veya ortak sağlık ve güvenlik birimi yönetimi tarafından Bakanlığın yetkili birimine, varsa yetkili sendika temsilcisine, yoksa çalışan temsilcisine bildirilir."

Kanun Linki: 6331 Sayılı Kanun

27 Aralık 2024 Cuma

Bir üst tehlike sınıfında, en az üç yıl çalışmış olan B ve C Sınıfı İş Güvenliği Uzmanları sınıf yükseltebilecek

27 Aralık 2024 tarihli Resmi Gazetede yayınlanan İş Güvenliği Uzmanlarının Görev, Yetki, Sorumluluk ve Eğitimleri Hakkında Yönetmelikte Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmelik’e göre;
“GEÇİCİ MADDE 9- (1) (B) sınıfı iş güvenliği uzmanlığı belgesiyle, çok tehlikeli sınıftaki işyerlerinde 31/12/2024 tarihi itibarıyla en az üç yıl fiilen görev yaptığını iş güvenliği uzmanlığı sözleşmesi ile belgeleyenlerden son vize döneminde ihtar puanı veya askıya alma işlemi uygulanmamış olanlara, 31/3/2025 tarihine kadar başvurmaları halinde (A) sınıfı iş güvenliği uzmanlığı belgesi EK-1’deki örneğine uygun olarak Genel Müdürlükçe verilir.
(2) (C) sınıfı iş güvenliği uzmanlığı belgesiyle, tehlikeli ve/veya çok tehlikeli sınıftaki işyerlerinde 31/12/2024 tarihi itibarıyla en az üç yıl fiilen görev yaptığını iş güvenliği uzmanlığı sözleşmesi ile belgeleyenlerden son vize döneminde ihtar puanı veya askıya alma işlemi uygulanmamış olanlara, 31/3/2025 tarihine kadar başvurmaları halinde (B) sınıfı iş güvenliği uzmanlığı belgesi EK-1’deki örneğine uygun olarak Genel Müdürlükçe verilir.
(3) Birinci ve ikinci fıkrada belirtilen fiili çalışma süresinin hesabında sadece İSG-KATİP’te kayıtlı iş güvenliği uzmanlığı sözleşmeleri esas alınır.”

5 Eylül 2024 Perşembe

Hayatın Her Alanında Risk Yönetimi Gerekir

Bugün farklı bir konuya değinmek istiyorum. Aslında hayatta karşılaştığımız her konu için risk yönetimi yapılması gerekli.

Maaşlı çalışan olmak, düzenli gelir ve daha az sorumluluk gibi avantajlar sunarken, işveren olmak özgürlük ve daha büyük kazanç potansiyeli gibi cazip fırsatlar sağlar. Ancak her iki tarafın da belirli dezavantajları ve riskleri bulunmaktadır. İşyeri açmanın risklerini doğru değerlendirmek; finansal planlama ve yönetim becerileri ile bu süreci en aza indirmek gerekir.

Maaşlı Çalışma:

Maaşlı Çalışmanın Avantajları:

Finansal Güvence: Maaşlı çalışanlar, sabit ve düzenli bir gelir elde ederler. Bu da bireylerin geleceğini planlamalarını kolaylaştırır.

Sosyal Haklar: Çoğu işyerinde sigorta, emeklilik, sağlık hizmetleri ve yıllık izin gibi sosyal haklardan faydalanma imkânı sunulur.

Daha Az Sorumluluk: İş yerinde genellikle daha sınırlı bir sorumluluk alanı bulunur ve iş yükü işveren tarafından belirlenir.

İş ve Özel Hayat Dengesi: Maaşlı çalışanlar, genellikle belirli saatlerde çalışır ve işten çıktıklarında özel hayatlarına odaklanabilirler.


Maaşlı Çalışmanın Dezavantajları:

Gelir Sınırı: Maaşlı çalışanlar, belirli bir gelir düzeyinde sıkışabilir ve kazançlarını artırmak için sınırlı seçenekleri olur.

Kariyer İlerlemesi Kısıtlılığı: Hiyerarşik yapılar içerisinde yükselmek zaman alabilir ve iş yerinde bireysel inisiyatif alma şansı az olabilir.

Rutin İşler: Sürekli aynı işlerle meşgul olmak, bir süre sonra monotonlaşabilir ve çalışanlar motivasyon kaybı yaşayabilir.

Bağımsızlık Eksikliği: Maaşlı çalışanlar, işverenin beklentilerine bağlıdır ve iş süreçlerinde fazla özgürlük sahibi olamazlar.


İşveren Olmak:

İşveren Olmanın Avantajları:

Bağımsızlık: Kendi işini kuran işverenler, karar alma süreçlerinde özgürdürler ve işin genel yönünü kendileri belirleyebilirler.

Gelir Potansiyeli: Başarılı bir iş modeli oluşturulursa, işverenin kazancı sınırsız olabilir ve maaşlı bir çalışana kıyasla çok daha fazla gelir elde edebilir.

Yaratıcılık ve Yenilik: İşverenler, iş süreçlerinde yenilikçi fikirleri uygulama ve farklı stratejiler geliştirme özgürlüğüne sahiptir.

Esnek Çalışma Saatleri: İşverenler, işlerini yönetirken kendi çalışma saatlerini belirleyebilirler, bu da daha esnek bir çalışma düzeni sağlayabilir.


İşveren Olmanın Dezavantajları:

Büyük Sorumluluk: İşveren olmak, hem finansal hem de operasyonel açıdan büyük bir sorumluluğu beraberinde getirir. İşin başarısızlığı, doğrudan işverenin sorumluluğundadır.

Stres: Sürekli değişen piyasa koşulları, çalışan yönetimi ve müşteri memnuniyeti gibi konular, işveren üzerinde büyük bir baskı oluşturabilir.

Düzenli Gelir Eksikliği: Kazanç garanti altında olmadığı için finansal zorluklar yaşanabilir.

Çalışma Saatleri: İlk etapta kendi işinin patronu olmak cazip gelse de, işverenler genellikle uzun saatler çalışmak zorunda kalabilirler. İşin her alanında sorumluluk taşıdıkları için iş-özel hayat dengesi zorlayıcı olabilir.


İşyeri Açmanın Riskleri

Finansal Risk: Yeni bir iş kurmanın en büyük riski, sermaye kaybıdır. Yatırımın geri dönüşünün beklendiği gibi olmaması, işyerinin kapanmasına yol açabilir. Ayrıca, işin sürekliliği sağlanmadığında iflas riski de vardır.

Piyasa Belirsizliği: Ekonomik dalgalanmalar, müşteri taleplerinin değişmesi veya rekabetin artması gibi dış faktörler işyerini olumsuz etkileyebilir. Piyasadaki bu belirsizlikler, işin başarısız olmasına neden olabilir.

Yasal ve Düzenleyici Riskler: İşletme sahipleri, çeşitli yasal düzenlemelerle uyumlu olmak zorundadır. Vergi yükümlülükleri, işçi hakları ve çevre yasaları gibi konularda yapılacak hatalar ciddi cezalar doğurabilir.

Rekabet: Yeni bir iş kurarken, aynı sektördeki güçlü rakiplerle mücadele etmek zorunda kalabilirsiniz. Rekabet üstünlüğü sağlayamamak, işyerinin başarısız olmasına neden olabilir.

İşletme Yönetimi Zorlukları: İşin finansal yönetimi, müşteri ilişkileri, pazarlama ve insan kaynakları gibi birçok farklı alanında etkin yönetim gereklidir. Bu alanlardaki zayıflıklar, işletmenin verimliliğini düşürebilir ve risk oluşturabilir.

Personel Riski: İşyerinin başarısı, çalışanların yeteneklerine ve işlerine bağlıdır. Yanlış işe alımlar veya çalışanların işyerinden memnuniyetsizliği, işletmenin performansını olumsuz etkileyebilir.



5 Temmuz 2024 Cuma

İş Güvenliği Uzmanının Perspektifinden Kızmak mı, İkna Etmek mi?

İş güvenliği uzmanları, çalışanların sağlığını ve güvenliğini sağlamakla görevlidirler. Bu bağlamda, karşılaştıkları sorunları çözme ve çalışanların güvenliğini artırma süreçlerinde doğru iletişim stratejileri hayati önem taşır. Peki, iş güvenliği uzmanları kızmak mı yoksa ikna etmek mi yolunu seçmelidirler?

Kızmak Bir Uyarı Aracı Olabilir mi?

İş güvenliği uzmanları bazen çalışanların güvenliği konusunda ciddi risklerle karşılaştıklarında kızmak gibi bir tepki gösterebilirler. Bu durum, çalışanları uyarıp, riskleri vurgulamak için anlık bir reaksiyon olarak ortaya çıkabilir. Ancak kızgınlığın sürekli ve yapıcı bir iletişim yerine negatif sonuçlar doğurabileceği unutulmamalıdır. Kızmak, genellikle anlık çözüm arayışının bir yansıması olup, uzun vadede işbirliği ve motivasyonu olumsuz etkileyebilir.

İkna Etmek, Güvenliği Sağlamak İçin Etkili Yaklaşım

İş güvenliği uzmanları için ikna etmek, çalışanları güvenlik prosedürleri konusunda bilinçlendirmek ve doğru davranışları teşvik etmek anlamına gelir. İkna etmek, empati kurmak ve çalışanların güvenlik endişelerini anlamakla başlar. Güvenlik kurallarının önemini ve nedenlerini açıklayarak, çalışanların kendilerini güvende hissetmelerini sağlamak mümkündür. Bu yaklaşım, işbirliğini artırarak iş güvenliği kültürünü güçlendirir ve kazaların önlenmesine katkı sağlar.

Empati ve Etkili İletişim

İş güvenliği uzmanları için empati, işçilerin güvenlik endişelerini anlamak ve onları ciddiye almak demektir. Empati, doğru iletişim ve işbirliği için temel bir unsurdur. İkna etme sürecinde çalışanların kaygılarını dikkate almak ve onlara güvenlik konusunda destek olmak, iş güvenliği uzmanlarının etkili bir şekilde görevlerini yerine getirmelerine yardımcı olur.


İş güvenliği uzmanları için en etkili yaklaşım, kızmak yerine ikna etmeye odaklanmaktır. Güvenlik konusunda farkındalık yaratmak, işçilerin davranışlarını değiştirmelerine ve güvenlik standartlarını iyileştirmelerine yardımcı olabilir. Kızmak, genellikle anlık ve etkisiz bir çözüm olup, çalışanlar arasında güvensizlik ve motivasyon kaybına yol açabilir. İkna etmek ise uzun vadeli bir işbirliği ve güvenlik kültürü oluşturulmasına katkı sağlar.

14 Nisan 2024 Pazar

Teleferik Güvenliği Üzerine İnceleme

Teleferik, Kablolu Taşıma Tesisatı Yönetmeliği (2016/424/AB)’ne uygun olarak piyasaya arz edilmiş olmalı ve yönetmeliğin Ek II Temel Gerekler maddesine uygun olmalıdır.

Teleferik Güvenliği İçin Alınması Gereken Önlemler:

Düzenli Bakım: Teleferik sistemlerinin düzenli olarak bakımının yapılması önemlidir. Kablolar, makaralar, frenler ve elektrik sistemleri düzenli olarak incelenmeli ve gerektiğinde onarılmalıdır.

Güvenlik Ekipmanları: Teleferiklerde güvenlik ekipmanlarının bulunması ve bu ekipmanların düzenli olarak kontrol edilmesi önemlidir. Acil durumlarda kullanılmak üzere yangın söndürme cihazları ve acil durum durdurma sistemleri gibi ekipmanlar bulundurulmalıdır.

Korozyon Kontrolü: Teleferik sistemlerindeki metal parçalarda korozyon oluşumu, ciddi güvenlik riskleri oluşturabilir. Bu nedenle, korozyon kontrolü düzenli olarak yapılmalı ve etkilenen parçaların zamanında değiştirilmesi sağlanmalıdır.

Veri Analizi ve Tahmini Bakım: Teleferik sistemlerinde veri analizi teknikleri kullanılarak, olası arızaları tahmin etmek önemlidir. Veri analizi, sistemin performansını izlemek ve sorunları önceden tespit etmek için önemli bir araçtır.

Periyodik Kontrol: Teleferik sistemlerinin belirli aralıklarla periyodik kontrollerden geçirilmesi gerekmektedir. Bu kontroller, sistemin tüm bileşenlerinin çalışma durumunu değerlendirir ve olası sorunları tespit etmeye yardımcı olur.

(İş Ekipmanlarının Kullanımında Sağlık ve Güvenlik Şartları Yönetmeliğine göre, standartlarda süre belirtilmemişse yılda bir periyodik kontrolü yapılmalıdır.)

Acil Durum Prosedürleri: Herhangi bir acil durumda, teleferik personelinin etkili bir şekilde müdahale edebilmesi için acil durum prosedürleri oluşturulmalı ve personel buna göre eğitilmelidir. 

(Tebliğe göre işletme teknik ruhsatı, kurtarma talimatlarını ve işletme teknik personeline ait eğitim belgelerini içermelidir.) 


Teknolojik İlerlemelerin Kullanılması:
Güvenlik sensörleri, alarm sistemleri ve uzaktan izleme sistemleri gibi teknolojik ilerlemelerin teleferik sistemlerine entegre edilmesi, olası sorunları tespit etmede ve müdahale etmede önemli rol oynar.

Beyan Yüküne Uygun Kullanım: Beyan yükü, teleferik aracının tasarım ve imalat aşamasında belirlenen maksimum ağırlık kapasitesidir. Teleferiğin güvenliği ve stabilitesi için bu maksimum kapasiteyi aşmamak önemlidir. Yolcuların ve yüklerin belirlenen sınırlar içinde kalması, teleferik aracının güvenliğini sağlar ve olası kazaların önlenmesine yardımcı olur.

Yeterli İşgücü ve Eğitim: Teleferik işletmecileri, güvenliği sağlamak için yeterli sayıda ve eğitimli personel istihdam etmelidir. Personel, teleferik işleyişi ve güvenlik prosedürleri konusunda düzenli eğitim almış olmalıdır.

Kullanıcı Eğitimi: Teleferik işletmecileri, kullanıcıları güvenlik prosedürleri konusunda eğitmeli ve bilgilendirmelidir. Yolcular, teleferik araçlarını doğru şekilde kullanmayı ve güvenlik kurallarına uymayı öğrenmelidirler.

Bakanlık Kontrolü ve Düzenlemeler: Teleferik işletmeleri, Bilim Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı tarafından belirlenen Yönetmelik ve Tebliğlere uymak zorundadır.

Kablolu Taşıma Tesisatı Yönetmeliği (2016/424/AB) Linki: https://www.resmigazete.gov.tr/eskiler/2017/12/20171202-1.htm

İnsan Taşımak Üzere Tasarımlanan Kablolu Taşıma Tesisatının Ruhsatlandırılması, Bakım Ve İşletilmesine Dair Tebliğ (SGM :2009/11)

https://www.mevzuat.gov.tr/File/GeneratePdf?mevzuatNo=13246&mevzuatTur=Teblig&mevzuatTertip=5

7 Şubat 2024 Çarşamba

6 Adet Yönetmelikte Değişiklik

4 Şubat 2024 tarihli Resmi Gazete ile 6 adet yönetmelikte değişiklik yapıldı:

İş Ekipmanlarının Kullanımında Sağlık Ve Güvenlik Şartları Yönetmeliğinde Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmelik Linki

https://www.resmigazete.gov.tr/eskiler/2024/02/20240204-1.htm

İş Güvenliği Uzmanlarının Görev, Yetki, Sorumluluk Ve Eğitimleri Hakkında Yönetmelikte Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmelik Linki

https://www.resmigazete.gov.tr/eskiler/2024/02/20240204-2.htm

İş Hijyeni Ölçüm, Test Ve Analizleri Hakkında Yönetmelikte Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmelik Linki

https://www.resmigazete.gov.tr/eskiler/2024/02/20240204-3.htm

İş Sağlığı Ve Güvenliği Hizmetleri Yönetmeliğinde Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmelik Linki

https://www.resmigazete.gov.tr/eskiler/2024/02/20240204-4.htm

İşyeri Hekimi Ve Diğer Sağlık Personelinin Görev, Yetki, Sorumluluk Ve Eğitimleri Hakkında Yönetmelikte Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmelik Linki

https://www.resmigazete.gov.tr/eskiler/2024/02/20240204-5.htm

İşyerlerinde İşveren Veya İşveren Vekili Tarafından Yürütülecek İş Sağlığı Ve Güvenliği Hizmetlerine İlişkin Yönetmelikte Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmelik Linki

https://www.resmigazete.gov.tr/eskiler/2024/02/20240204-6.htm

5 Şubat 2024 Pazartesi

2 Ocak 2024 Salı

OSGB faaliyetleri NACE kodu 86.21.05 Duyurusu

OSGB'lerin NACE kodlarını 86.21.05 olarak değiştirmesi gerekmektedir. İlgili duyuru şu şekildedir:

81.21.05 Ortak sağlık ve güvenlik birimlerinin (OSGB) faaliyetleri

Tehlike Sınıfı: Tehlikeli

17 Aralık 2023 Pazar

Kamu kurumları ile 50'den az çalışanı olan ve az tehlikeli sınıfta yer alan işyerleri için 31 Aralık 2024’e erteleme

28 Temmuz 2020 tarihli Resmi Gazetede yayınlanan 7252 sayılı Kanun ile;

"MADDE 10 – 20/6/2012 tarihli ve 6331 sayılı İş Sağlığı ve Güvenliği Kanununun 38 inci maddesinin birinci fıkrasının (a) bendinin (1) numaralı alt bendinde yer alan “1/7/2020” ibaresi “31/12/2023” şeklinde değiştirilmiştir."

Kamu kurumları ile 50'den az çalışanı olan ve az tehlikeli sınıfta yer alan işyerleri için; işyeri hekimi ve iş güvenliği uzmanı istihdam zorunluluğu 31.12.2023'e ertelenmişti. Aynı madde ile çok tehlikeli sınıfta, 31.12.2023 tarihine kadar (B) sınıfı belgeye sahip iş güvenliği uzmanları görevlendirilebilmekte ve tehlikeli sınıfta yer alan işyerlerinde ise (C) sınıfı belgeye sahip iş güvenliği uzmanı görevlendirilebilmektedir.

“Ekonomiye ilişkin düzenlemeleri içeren Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun” Resmi Gazetede yayınlandığında;

“İş Sağlığı ve Güvenliği Kanunu'nun 50'den az çalışanı olan ve az tehlikeli sınıfta yer alan iş yerleri ile kamuya ait iş yerlerinde iş güvenliği uzmanı ve iş yeri hekimi görevlendirilmesine ilişkin hükmün yürürlük tarihi 31 Aralık 2023'ten 31 Aralık 2024'e ertelenecek.”


GÜNCELLEME:
28 Aralık 2023 tarihlli Resmi Gazete'de "7491 Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun" kapsamında yürürlülüğe girmiştir.




3 Kasım 2023 Cuma

Toolbox Konuşmaları - Cep Telefonu Kullanımı

Merhaba arkadaşlar,

Bugün sizinle iş yerinde cep telefonu kullanımı konusunu ele alacağız. Cep telefonları, hayatımızın vazgeçilmez bir parçası haline geldi ve iş yerinde de sık sık kullanıyoruz. Ancak, bu kullanımın iş güvenliği üzerinde etkisi olduğunu unutmamalıyız.

Cep telefonu kullanımının iş güvenliğiyle ilişkisi nelerdir? İşte bazı önemli konular:

Dikkat Dağıtma: Cep telefonları, dikkatinizi işinize odaklamaktan alıkoyabilir. Özellikle tehlikeli makineler veya ekipmanlarla çalışırken, dikkatinizi dağıtmak ciddi kazalara neden olabilir. Tehlikeli alanlarda yürürken düşmenize neden olabilir. Lütfen iş yerinde telefonunuzu kullanırken dikkatli olun ve işinize odaklanın.

Araç Kullanımı: Eğer işiniz araç kullanmayı gerektiriyorsa, sürüş sırasında cep telefonu kullanmak çok tehlikeli olabilir. Bu, kazalara ve yaralanmalara yol açabilir. Cep telefonu kullanımını yalnızca araç güvenli bir şekilde durduğunda yapmalısınız.

Patlamaya Karşı Hassas Alanlar: Bazı iş yerleri patlamaya karşı hassas bölgeler içerir. Cep telefonları patlamaya neden olabilecek bir kıvılcım üretebilir. Bu nedenle bu tür bölgelerde cep telefonu kullanmaktan kaçının.

Acil Durumlar: Cep telefonları, acil durumlarda hayat kurtarıcı olabilir. İş yerindeki acil durum prosedürlerini bilin ve telefonunuzu acil durumlarda kullanmak için uygun bir şekilde kullanın.

Sosyal Medya ve Kişisel Kullanım: İş yerinde cep telefonu kullanırken, özellikle sosyal medya veya kişisel işler için kullanmaktan kaçının. Bu, verimliliğinizi düşürebilir ve iş güvenliğinizi tehlikeye atabilir.

Sonuç olarak, cep telefonlarını iş yerinde dikkatli bir şekilde kullanmalıyız. İş güvenliği her zaman öncelikli olmalıdır. Telefonunuzu işinizi tamamladıktan sonra veya molalarda kullanmaya özen gösterin. Dikkatli ve sorumlu bir şekilde cep telefonu kullanmak, hem sizin hem de iş arkadaşlarınızın güvenliğini sağlamak için önemlidir.

Herhangi bir sorunuz veya endişeniz varsa, lütfen iş yeri yöneticilerinize veya güvenlik ekiplerine başvurun. İş güvenliği, hepimizin sorumluluğudur.

Teşekkür ederim.

20 Ekim 2023 Cuma

Kimyasal Maddelerle Çalışmalarda Sağlık Ve Güvenlik Önlemleri Hakkında Yönetmelikte Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmelik - 20 Ekim 2023

Kimyasal Maddelerle Çalışmalarda Sağlık Ve Güvenlik Önlemleri Hakkında Yönetmelikte Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmelik 20 Ekim 2023 tarihli Resmi Gazetede yayınlanarak yürürlüğe girmiştir.

Linki: https://www.resmigazete.gov.tr/eskiler/2023/10/20231020-1.htm

Yönetmeliğin Değişiklikleri İşlenmiş Linki: https://www.mevzuat.gov.tr/mevzuat?MevzuatNo=18709&MevzuatTur=7&MevzuatTertip=5

YÖNETMELİK

"Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığından:

KİMYASAL MADDELERLE ÇALIŞMALARDA SAĞLIK VE GÜVENLİK

ÖNLEMLERİ HAKKINDA YÖNETMELİKTE DEĞİŞİKLİK

YAPILMASINA DAİR YÖNETMELİK

MADDE 1- 12/8/2013 tarihli ve 28733 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanan Kimyasal Maddelerle Çalışmalarda Sağlık ve Güvenlik Önlemleri Hakkında Yönetmeliğin 3 üncü maddesi aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.

“MADDE 3- (1) Bu Yönetmelik, 6331 sayılı Kanunun 30 uncu maddesine dayanılarak hazırlanmıştır.”

MADDE 2- Aynı Yönetmeliğin 4 üncü maddesi aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.

“MADDE 4- (1) Bu Yönetmelikte geçen;

a) Bakanlık: Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığını,

b) Biyolojik sınır değeri: Kimyasal maddenin ve metabolitinin uygun biyolojik ortamdaki konsantrasyonunun ve etki göstergesinin üst sınırını,

c) Kimyasal madde: Doğal halde bulunan, üretilen, herhangi bir işlem sırasında kullanılan veya atıklar da dâhil olmak üzere ortaya çıkan, bizzat üretilmiş olup olmadığına veya piyasaya arz olunup olunmadığına bakılmaksızın her türlü element, bileşik veya karışımları,

ç) Kimyasal maddelerin kullanıldığı işlemler: Bu maddelerin üretilmesi, işlenmesi, kullanılması, depolanması, taşınması, atık ve artıkların arıtılması veya uzaklaştırılması işlemlerini,

d) Mesleki maruziyet sınır değeri: Başka şekilde belirtilmedikçe, belirli bir referans sürede çalışanların solunum bölgesindeki havada bulunan kimyasal madde konsantrasyonunun zaman ağırlıklı ortalamasının üst sınırını (TWA, STEL) veya çalışma süresinin herhangi bir anında çalışanların solunum bölgesindeki havada bulunan kimyasal madde konsantrasyonunun aşılmaması gereken üst sınırını (CEILING),

e) Sağlık gözetimi: Çalışanların belirli bir kimyasal maddeye maruziyetleri ile ilgili olarak sağlık durumlarının belirlenmesi amacıyla yapılan değerlendirmeleri,

f) Solunum bölgesi: Merkezi, kişinin kulaklarını birleştiren çizginin orta noktası olan 30 cm yarıçaplı kürenin, başın ön kısmında kalan yarısını,

g) Tehlikeli kimyasal madde: Aşağıda yer alan alt bentlerde belirtilen;

1) 11/12/2013 tarihli ve 28848 mükerrer sayılı Resmî Gazete’de yayımlanan Maddelerin ve Karışımların Sınıflandırılması, Etiketlenmesi ve Ambalajlanması Hakkında Yönetmelikte sınıflandırılmış veya sınıflandırılmamış herhangi bir fiziksel madde ve/veya insan sağlığına zararlılık kriterlerini karşılayan kimyasal maddeleri,

2) Bir numaralı alt bentte yer alan kapsama girmemekle beraber kimyasal, fiziko-kimyasal veya toksikolojik özellikleri ve kullanılma veya işyerinde bulundurulma şekli nedeni ile çalışanların sağlık ve güvenliği yönünden risk oluşturabilecek ya da mesleki maruziyet sınır değeri belirlenmiş kimyasal maddeleri,

ifade eder.”

MADDE 3- Aynı Yönetmeliğin 6 ncı maddesinin ikinci fıkrasının (b) ve (c) bentleri aşağıdaki şekilde değiştirilmiş ve aynı fıkraya aşağıdaki bent eklenmiştir.

“b) 23/6/2017 tarihli ve 30105 mükerrer sayılı Resmî Gazete’de yayımlanan Kimyasalların Kaydı, Değerlendirilmesi, İzni ve Kısıtlanması Hakkında Yönetmeliğe uygun olarak hazırlanan ve tedarikçilerden sağlanan Türkçe Güvenlik Bilgi Formu.

c) 27/1/2023 tarihli ve 32086 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanan İş Hijyeni Ölçüm, Test ve Analizleri Hakkında Yönetmelik kapsamında yetkilendirilmiş bir laboratuvar tarafından tespit edilen maruziyetin türü, düzeyi ve süresi.”

“ğ) Bakım, onarım, kurulum, işletmeye alma, devre dışı bırakma gibi işlerde kimyasal madde maruziyeti nedeniyle meydana gelebilecek ve çalışanın sağlığını ve güvenliğini olumsuz etkileyebilecek durumları.”

MADDE 4- Aynı Yönetmeliğin 7 nci maddesinin birinci fıkrasının (j) bendinde yer alan “30/12/2006 tarihli ve 26392 4 üncü Mükerrer sayılı Resmî Gazete’de yayımlanan Muhtemel Patlayıcı Ortamda Kullanılan Teçhizat ve Koruyucu Sistemlerle İlgili Yönetmelik (94/9/AT)” ibaresi “30/6/2016 tarihli ve 29758 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanan Muhtemel Patlayıcı Ortamda Kullanılan Teçhizat ve Koruyucu Sistemler ile İlgili Yönetmelik (2014/34/AB)” şeklinde değiştirilmiş ve aynı fıkranın (m) bendi aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.

“m) İşyerlerinde, tehlikeli kimyasal maddelerin depolandığı tankların kullanımında TS EN 14197 ve TS EN ISO 21009 standart serilerine uyulur.”

MADDE 5- Aynı Yönetmeliğin 9 uncu maddesinin birinci fıkrasının (ç) bendi aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.

“ç) Kimyasalların Kaydı, Değerlendirilmesi, İzni ve Kısıtlanması Hakkında Yönetmeliğe uygun olarak hazırlanan ve tedarikçilerden sağlanan Türkçe Güvenlik Bilgi Formları hakkında bilgileri.”

MADDE 6- Aynı Yönetmeliğe 12 nci maddeden sonra gelmek üzere aşağıdaki maddeler eklenmiştir.

“Rehberler ve metotlar

MADDE 12/A- (1) İşverenlere; kimyasalların kullanımı, kişisel maruziyet seviyelerinin tespiti ve biyolojik maruziyet göstergeleri, sınır değerleri ve sağlık gözetimi konularında ilgili yükümlülükleri bakımından yardımcı olmak veya yol göstermek amacıyla rehberler ve metotlar hazırlanabilir. Rehberler, işyerinde çalışan sayısı ve işyerinin bulunduğu tehlike sınıfı göz önüne alınarak sektör, meslek veya yapılan işlere özgü olabilir.

(2) Kamu kurum ve kuruluşları, kamu kurumu niteliğindeki meslek kuruluşları, üniversiteler, işçi-işveren ve memur sendikaları ile kamu yararına çalışan sivil toplum kuruluşları rehber ve metot çalışmalarında bulunabilir. Bakanlıkça, bu Yönetmelik hükümlerine uygunluğu yönünden değerlendirilerek onaylanan taslaklar, Bakanlık tarafından rehber veya metot olarak yayımlanır.

Avrupa Birliği mevzuatına uyum

MADDE 12/B- (1) Bu Yönetmelik, işyerindeki kimyasal maddeler ile ilgili risklerden çalışanların sağlık ve güvenliğinin korunmasına ilişkin 7/4/1998 tarihli ve 98/24/EC sayılı Avrupa Parlamentosu ve Konsey Direktifi, gösterge niteliğindeki sınır değerlerin oluşturulması hakkında 29/5/1991 tarihli ve 1991/322/EEC sayılı Avrupa Parlamentosu ve Konsey Direktifi ile 8/6/2000 tarihli ve 2000/39/EC sayılı 98/24/EC sayılı Konsey Direktifinin uygulanmasında gösterge niteliğinde sınır değerlerin oluşumuna ilişkin birinci liste, 7/2/2006 tarihli ve 2006/15/EC sayılı 98/24/EC sayılı Konsey Direktifinin uygulanmasında gösterge niteliğinde sınır değerlerin oluşumuna ilişkin ikinci liste, 17/12/2009 tarihli ve 2009/161/EU sayılı 98/24/EC sayılı Konsey Direktifinin uygulanmasında gösterge niteliğinde sınır değerlerin oluşumuna ilişkin üçüncü liste, 31/1/2017 tarihli ve 2017/164/EU sayılı 98/24/EC sayılı Konsey Direktifinin uygulanmasında gösterge niteliğinde sınır değerlerin oluşumuna ilişkin dördüncü liste, 31/10/2019 tarihli ve 2019/1831/EU sayılı 98/24/EC sayılı Konsey Direktifinin uygulanmasında gösterge niteliğinde sınır değerlerin oluşumuna ilişkin beşinci liste, dikkate alınarak hazırlanmıştır.”

MADDE 7- Aynı Yönetmeliğin Ek-1’i ekteki şekilde değiştirilmiş ve Ek-4’ü yürürlükten kaldırılmıştır.

MADDE 8- Bu Yönetmelik yayımı tarihinde yürürlüğe girer.

MADDE 9- Bu Yönetmelik hükümlerini Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı yürütür."

22 Eylül 2023 Cuma

Metal Kaynak İşlerinde İş Sağlığı ve Güvenliği

Metal kaynağı, metal parçaları bir araya getirme sürecinde yaygın olarak kullanılan bir yöntemdir. Ancak, kaynak işlemleri çalışanlar için potansiyel tehlikeler içerebilir.

 

Bazı Yaygın Kaynak Yöntemleri:

Elektrik Ark Kaynağı (Electric Arc Welding): Bu kaynak yöntemi, elektrot adı verilen tel veya çubuklar kullanılarak yüksek sıcaklıklarda bir elektrik arkı oluşturularak gerçekleştirilir. Bu yöntem, MIG (Metal Inert Gas) kaynağı, TIG (Tungsten Inert Gas) kaynağı ve Elektrik Ark Kaynağı (SMAW) gibi alt kategorilere ayrılabilir.

Oksijen-Karbon Kaynağı (Oxyfuel Welding): Bu yöntemde, oksijen ve yakıt gazı (asetilen, propan vb.) birleştirilir ve yanıcı karışım ile yüksek sıcaklıklarda kaynak yapılır.

Lazer Kaynağı (Laser Welding): Lazer ışığı kullanarak yüksek hassasiyetli kaynak yapma işlemidir. Genellikle hassas ve ince malzemelerin kaynağında tercih edilir.

Plazma Kaynağı (Plasma Welding): Bu yöntemde, inert bir gaz (genellikle argon) kullanılarak yüksek enerjili bir plazma jeti oluşturulur ve kaynak işlemi gerçekleştirilir.

Sürtünme Kaynağı (Friction Welding): Bu kaynak yöntemi, iki parçayı sürtünme ve basınç kullanarak birleştirir. Genellikle döner parçaların birleştirilmesi için kullanılır.

Direnç Kaynağı (Resistance Welding): Bu yöntemde, iki metal parça elektrik akımı ile birleştirilir. Direnç noktalarında yüksek ısınma nedeniyle kaynak gerçekleşir.

Elektron Işını Kaynağı (Electron Beam Welding): Bu yöntemde, yüksek hızlı elektronlar kullanılarak malzemeler kaynatılır. Vakum altında gerçekleşir ve yüksek hassasiyet gerektiren uygulamalarda kullanılır.

Yüzey Kaynağı (Surface Welding): Yüzey kaynağı, iki malzemenin sadece yüzeylerini birleştirme işlemidir. Bu yöntem, kaplamalar veya onarımlar için yaygın olarak kullanılır.

Kaynak yöntemi, kullanılan malzemelerin türüne, kalınlığına, kaynak yapılacak işin türüne ve diğer faktörlere bağlı olarak seçilir.

 


Kaynak İşleminin Tehlikeleri:

Kaynak işlemleri, yüksek sıcaklıklar, alevler, dumanlar ve patlama riski gibi potansiyel tehlikeler içerir. Çalışanlar, bu işlem sırasında aşağıdaki risklere maruz kalabilir:

Isı ve Yanma Riski: Kaynak işlemi sırasında yüksek sıcaklıklar, yanıklara neden olabilir.

Solunum Sorunları: Kaynak dumanları solunum yolu sorunlarına yol açabilir.

Patlama Riski: Kaynak işlemi sırasında gazlar ve yanıcı maddelerle çalışılıyorsa, patlama riski vardır.

Gürültü: Kaynak işleminin yarattığı gürültü, işitme kaybına neden olabilir.

 

Kaynak İşlemi İçin İş Sağlığı ve Güvenliği Önlemleri:

Yangın Önleme ve Söndürme: Kaynak işlemi sırasında yangın riskini azaltmak için uygun yangın söndürme ekipmanları bulundurulmalıdır.

Havalandırma: İyi bir havalandırma sistemi, dumanların dağılmasına yardımcı olur.

Eğitim: Çalışanlar, kaynak işlemi hakkında eğitilmeli ve iş sağlığı ve güvenliği prosedürleri konusunda bilinçlendirilmelidir.

Elektrik Güvenliği: Elektrik ark kaynağının kullanılması sırasında elektrik çarpması riskini önlemek için gerekli elektrik güvenliği önlemleri alınmalıdır.

Gaz Silindirleri: Gaz silindirlerinin güvenli bir şekilde depolanması ve taşınması önemlidir.

Kişisel Koruyucu Ekipmanlar: Çalışanlara uygun kişisel koruyucu ekipmanlar (göz koruması, yanmaz elbiseler, solunum maskeleri) sağlanmalıdır.

Kaynakçı Belgesi: Kaynakçılar ulusal veya uluslararası sertifikasyon programlarına katılarak kaynakçı belgesi almalıdır.

13 Eylül 2023 Çarşamba

İş Sağlığı ve Güvenliğinde Ergonomi

Çalışanların sağlığı ve güvenliği, iş yerlerinin başarısını ve verimliliğini doğrudan etkileyen kritik bir faktördür. İşte bu noktada ergonomi, çalışanların işlerini daha rahat ve sağlıklı bir şekilde yapmalarına yardımcı olan önemli bir disiplindir. Bu makalede, iş sağlığı ve güvenliği alanında ergonomi kavramını ele alacak ve çalışma ortamlarında ergonomik prensiplerin nasıl uygulanabileceğini inceleyeceğiz.

Ergonomi Nedir?

Ergonomi, insanların fiziksel ve zihinsel ihtiyaçlarını iş ortamlarına uygun hale getirmek amacıyla tasarımı ve düzenlemeyi içeren bir bilim dalıdır. İş sağlığı ve güvenliği bağlamında ergonomi, çalışanların işlerini daha verimli bir şekilde yapmalarını, aynı zamanda iş sırasında ortaya çıkabilecek yaralanmaları ve rahatsızlıkları önlemeyi amaçlar.

IEA - Uluslararası Ergonomi Derneği ergonomi için aşağıdaki tanımı yapmaktadır:

 "Ergonomi (veya insan faktörleri), bir sistemin insan ve diğer öğeleri arasındaki etkileşimlerin anlaşılmasıyla ilgilenen bilimsel bir disiplindir ve insanın refahını ve genel sistem performansını optimize etmek için teori, prensipler, veriler ve yöntemler uygulayan meslektir."

Bu tanım, ergonomi kavramının temelini ve amacını açık bir şekilde ifade etmektedir. Ergonomi, insanların çeşitli sistemlerle etkileşimlerini anlama ve bu etkileşimleri iyileştirmek için bilim ve yöntemleri uygulama sürecini ifade eder. İş sağlığı ve güvenliği bağlamında bu tanım, iş ortamının insanların sağlığını ve genel sistem performansını en üst düzeye çıkarmak için nasıl tasarlanması gerektiğini vurgular.

Ergonomi ve İş Sağlığı İlişkisi

Daha İyi Fiziksel Sağlık: Ergonomik bir çalışma ortamı, çalışanların fiziksel sağlığını destekler. Doğru şekilde tasarlanmış bir ofis masası, doğru oturma pozisyonu ve bilgisayar ekranının göz seviyesine ayarlanması gibi faktörler, bel ve boyun ağrılarını azaltabilir.

Daha Yüksek Verimlilik: Ergonomik düzenlemeler, çalışanların işlerini daha hızlı ve daha verimli bir şekilde yapmalarına yardımcı olabilir. Bu da işyerinin genel verimliliğini artırır.

Yaralanma ve Rahatsızlık Azalması: Yanlış pozisyonlar, yüksek tekrarlı hareketler ve kötü ergonomik tasarıma sahip ekipmanlar, çalışanlarda yaralanmalara veya uzun süreli rahatsızlıklara yol açabilir. Ergonomik düzenlemeler bu riskleri azaltabilir.

Çalışan Memnuniyeti: Ergonomik bir çalışma ortamı, çalışanların memnuniyetini artırabilir. Bu da işyerindeki morale ve işten ayrılma oranlarına olumlu bir etki yapabilir.

Ergonomik olmayan çalışma koşullarında alınması gereken önlemler

Ergonomik olmayan çalışma koşullarında çalışanların sağlığı ve iş verimliliği risk altında olabilir. Bu nedenle, ergonomik olmayan çalışma koşullarında alınması gereken önlemler şunlar olabilir:

İşyeri Değerlendirmesi: İlk adım, mevcut çalışma koşullarını değerlendirmektir. İşyeri içindeki riskli alanları ve potansiyel ergonomi sorunlarını tespit etmek için bir değerlendirme yapılmalıdır.

Ergonomik Ekipmanlar: Ergonomik ekipmanların kullanılması, çalışanların rahat ve güvenli bir şekilde işlerini yapmalarına yardımcı olabilir. Örneğin, ergonomik ofis sandalyeleri, bilgisayar klavyeleri ve fareleri gibi ekipmanlar kullanılmalıdır.

Çalışma Yüzeyleri: Masalar, tezgahlar ve diğer çalışma yüzeyleri ergonomik olarak tasarlanmalıdır. Bu yüzeylerin yükseklikleri ve düzenlemeleri, çalışanların vücut pozisyonlarına uygun olmalıdır.

İş Pozisyonları: İş pozisyonları, çalışanların rahat ve doğru pozisyonlarda çalışmasını sağlamalıdır. Yanlış pozisyonlarda çalışma, uzun vadede kas ağrılarına, bel ve boyun ağrılarına neden olabilir.

Ara Verme ve Dinlenme: Çalışanlara düzenli ara verme ve dinlenme fırsatları sunulmalıdır. Özellikle monoton işlerde, düzenli mola vermek, çalışanların kas yorgunluğunu azaltabilir.

Eğitim ve Farkındalık: Çalışanlar, ergonomik ilkeler konusunda eğitilmelidir. Doğru çalışma pozisyonlarını nasıl sağlayacaklarını ve ergonomik olmayan koşullarda potansiyel riskleri nasıl tanıyacaklarını bilmeleri önemlidir.

İş Yükü Yönetimi: İş yükü, çalışanların kapasitesini aşmamalıdır. Aşırı iş yükü, hem fiziksel hem de zihinsel olarak stres yaratabilir ve performansı olumsuz etkileyebilir.

İşyeri Düzenlemesi: İşyeri düzeni, çalışma alanlarının düzenli ve temiz tutulmasını içermelidir. Engelleri ve potansiyel tehlikeleri ortadan kaldırmak için düzenli bakım yapılmalıdır.

Çalışan Geri Bildirimi: Çalışanların görüşleri ve geri bildirimleri dinlenmeli ve çalışma koşullarının iyileştirilmesi için önerileri değerlendirilmelidir.

Ergonomi Uzmanları ile İşbirliği: Büyük işyerleri, ergonomi uzmanlarından yardım alabilirler. Bu uzmanlar, işyeri koşullarını değerlendirebilir ve uygun düzeltmeleri önererek çalışanların sağlığını ve verimliliğini artırabilirler.

Ergonomik olmayan çalışma koşullarının düzeltilmesi, çalışanların sağlığını ve iş performansını olumlu bir şekilde etkileyebilir.

Ergonomi, iş sağlığı ve güvenliği konusunda vazgeçilmez bir bileşendir. Çalışanların sağlığı ve refahı, işyerlerinin başarısını ve verimliliğini doğrudan etkiler. Ergonomik ilkeleri anlamak ve uygulamak, çalışanların daha sağlıklı, daha mutlu ve daha verimli bir şekilde çalışmalarına yardımcı olabilir.

6 Eylül 2023 Çarşamba

İSG Önemli Süreler ve Sayılar


İşyeri Hekimi, İş Güvenliği Uzmanı çalıştırma yükümlülüğü, periyodik sağlık muayenesi, İSG eğitimi ve risk değerlendirme…….vb. konularında özet tablo aşağıdadır.

 

ÖZET TABLO

AZ TEHLİKELİ

TEHLİKELİ

ÇOK TEHLİKELİ

10’DAN AZ ÇALIŞAN AZ TEHLİKELİ

YILLIK

TAM GÜN 

İşyeri Hekimi (1)

2000 çalışan

1000 çalışan

750 çalışan

TAM GÜN

İş Güvenliği Uzmanı (2)

1000 çalışan

500 çalışan

250 çalışan

İşyeri Hekimi Hizmet Süresi (1)

AYLIK
5 dakika / çalışan

AYLIK
10 dakika / çalışan

AYLIK
15 dakika /      çalışan

25 dakika / çalışan

Periyodik Muayene Yenileme Süresi (1)

5 yılda*

3 yılda*

1 yılda*

 

İş Güvenliği Uzmanı Hizmet Süresi (2)

AYLIK
10 dakika / çalışan

AYLIK
20 dakika / çalışan

AYLIK
40 dakika /    çalışan

60 dakika / çalışan

Eğitim Yenileme (3)

3 yılda

2 yılda

1 yılda

Eğitim Süresi (minimum) (3)

8 saat / çalışan

12 saat / çalışan

16 saat / çalışan

Risk Değerlendirme Yenileme (4)

6 yıl

4 yıl

2 yıl

Acil Durum Planı (5)

6 yıl

4 yıl

2 yıl

İlkyardımcı Sayısı (6)

20 çalışana bir

15 çalışana

bir

10 çalışana

bir

* “özel politika gerektiren grupta yer alanlardan çocuk, genç ve gebe çalışanlar için en geç altı ayda bir defa olmak üzere periyodik muayene tekrarlanır.”

Kaynaklar:

1) İşyeri Hekimi ve Diğer Sağlık Personelinin Görev, Yetki, Sorumluluk ve Eğitimleri Hakkında Yönetmelik

2) İş Güvenliği Uzmanlarının Görev, Yetki, Sorumluluk ve Eğitimleri Hakkında Yönetmelik

3) Çalışanların İş Sağlığı ve Güvenliği Eğitimlerinin Usul ve Esasları Hakkında Yönetmelik

4) İş Sağlığı Ve Güvenliği Risk Değerlendirmesi Yönetmeliği

5) İşyerlerinde Acil Durumlar Hakkında Yönetmelik

6) İlkyardım Yönetmeliği

 


Çalışan Temsilcisi Sayısı:

http://www.guvenlikkulturu.com/2013/10/calsan-temsilcisi-nedir.html

Destek Elemanı Sayısı:

http://www.guvenlikkulturu.com/2013/11/destek-eleman-nedir.html